tarihkitapbiyografimehmet poyrazmustafa armağandergi

Bakü’nün işgalden kurtuluşunun yıldönümü: 15 Eylül

Bakü’nün işgalden kurtuluşunun yıldönümü: 15 Eylül
15.09.2021
A+
A-

Daha 28 yaşındayken, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’yü, 15 Eylül 1918’de Ermeni çeteleri ve Bolşevik birliklerinden kurtaran, Enver Paşa’nın kardeşi, Kafkas İslam Ordusu komutanı Nuri Paşa (Killigil), uzun yıllar sonra bile Azerbaycanlılar tarafından saygıyla anılıyor.


Azerbaycanlıların “Nuru Paşası”, 1890’da Manastır’da doğan Nuri Bey, ilkokul ve lise eğitimini burada tamamladıktan sonra, 1909’da Manastır Harbiyesinden üsteğmen olarak mezun oldu. Balkanlar’da çeşitli bölgelerde görev yapan Nuri Bey, 1911’de Trablusgarp Savaşı’na katıldı.


Osmanlı Devleti’nin Birinci Dünya Savaşı’na katılmasının ardından Nuri Bey’e padişah yaverliği rütbesi verildi. Nuri Bey, 1917’ye kadar Trablusgarp ve Bingazi’de görev yaptı, İngiliz, İtalyan ve Fransız kuvvetlerine karşı birçok savaşa girdi.


Enver Paşa, Azerbaycan ve Dağıstan’ın Osmanlı’dan yardım talep etmesi üzerine kurdurduğu Kafkas İslam Ordusunun kumandanlığına kardeşi Nuri Paşa’yı getirdi.
Gence’ye 25 Mayıs 1918’de ulaşan Kafkas İslam Ordusundaki asker sayısı, Azerbaycan kolordusundan yapılan bin kişilik takviyeyle 12 bine ulaştı. Güzergahındaki Göyçay, Salyan, Ağsu ve Kürdemir’i de Bolşevik birlikleri ve Ermeni çetelerinden temizleyen Kafkas İslam Ordusu, 15 Eylül 1918’de Bakü’yü kurtardı. Kafkas İslam Ordusu, Bakü’nün kurtuluşu için bin 130 şehit verdi.


Bakü’de büyük coşku ile karşılanan Nuri Paşa, Tezepir Camisi’nde minbere çıkarak halka hitap etti. Minber, “Nuri Paşa minberi” diye anılıyor ve camide korunuyor. Paşanın Gence’de konakladığı ev de müze olarak korunmaktadır.


Mondros Mütarekesi’nin ardından Kafkas İslam Ordusu Bakü’yü terk etmek zorunda kalırken, Nuri Paşa İngilizler tarafından Batum’da tutuklanarak hapse konur. Nuri Paşa, 8 Ağustos 1919’da yargılanmak üzere götürülürken Kafkasyalıların yardımıyla hapisten kaçmayı başarır.
Bolşevikler tarafından Bakü’nün daha sonra işgal edilmesi Nuri Paşa’yı çok üzer. Azerbaycanlı Cabbar Ertürk, 1956’da kaleme aldığı “Anayurtta Unutulan Türklük” başlıklı kitabında Paşa’nın şu ifadesine de yer verir:


“Ağabeyimin (Enver Paşa) şehit olması kalbimi ne kadar sızlattıysa, Azerbaycan’ın istilası kalbimi ondan daha çok sızlattı. Ağabeyim bir faniydi. Fakat Azerbaycan’daki Türklük ebedidir. Keşke hayatımı kaybetseydim de Azerbaycan Türklüğün dışında kalmasaydı.”


Nuri Paşa, 1921’de Berlin’e gider ve burada çiniciliği öğrenir. 1924 yılında İstanbul’a döner ve Kütahya Çinicilik Anonim Şirketini kurar. Paşa, bir süre sonra fabrikasını devrederek savaş sanayisine yönelik yatırım yapar. Sütlüce’de bir fabrikayı satın alarak ordu için silah ve cephane üreten Nuri Paşa, “Nuri tabancası” adını verdiği Türkiye’nin ilk 9 milimetrelik silahının seri imalatını gerçekleştirir.

Arap-İsrail Savaşı’nda Arap ordularını ve Filistin halkını destekleyen Nuri Paşa, İsrail’in kuruluşundan sonra da Arap direnişçiler için silah ve cephane üretir. 2 Mart 1949’da Sütlüce’deki fabrikasında meydana gelen büyük patlamada hayatını kaybeder. Kimi kaynaklar patlamanın bir suikast olduğunu öne sürmektedir.

Yorumlar

  1. Nizamettin Duran dedi ki:

    Ruhu şad olsun. Allah rahmet eylesin,mekanı cennet olsun. Türk milletinin onur ve değeri için en ufak bir katkısı olan değerli insanlardan Allah razı olsun.