Dil ve Edebiyat Araştırmaları dergisinin 25.sayısı yayımlandı
(Gerçek Tarih) – Uluslararası hakemli, beşeri-sosyal bilimler dergisi Dil ve Edebiyat Araştırmaları’nın 2022 Bahar 25.sayısı yayımlandı. Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği uhdesinde çıkarılan dergide Türkçenin yanı sıra İngilizce metinlere de yer verilmesi dikkat çekiyor.
Söz konusu sayıda mitoloji muhteva eden bir metin de okurun ilgisine sunulmuş. “İlyada, Odysseia ve Theogonia Işığında Antik Yunan’da Tanrıların Kadere Etkisi ve Özgür İrade Kavramı” başlıklı ve Yeşim Dilek imzalı metinin özü şöyle ifade edilmiş:
“Homeros tarafından yazılmış olan İlyada ve Odysseia, Antik Yunan çağının tarihi gerçekliğiyle, mitolojik dünyasını bir harmoni halinde sunan çok önemli Antik eserlerdir. Bu eserleri değerli kılan en önemli etmenlerden biri, temasının antik çağın en önemli savaşlarından biri olan Truva savaşını anlatırken Antik Yunanlıların inanç sisteminin bir parçası olan kader algısına bakış açılarını da yansıtmalarıdır. Antik Yunan’da kader olgusu ve özgür irade kavramına ışık tutan bir başka önemli eser ise Hesiodos tarafından yazılmış olan Theogonia’dır. Hesiodos bu eserinde evrenin kuruluşunu ve yaradılışın kaostan düzene geçiş yolculuğunu tanrıların ortaya çıkış mitleriyle anlatmıştır. Theogonia’da insan yaşamına İlyada ve Odysseia’den çok daha az yer verildiği gözlemlenmiştir. Bu bağlamda kader algısı Theogonia’da ölümlülerden çok ölümsüzler düzeyinde incelemek gerekmektedir. Bu çalışmanın amacı Antik Yunan’ın en önemli eserleri arasında yer alan İlyada, Odysseia ve Theogonia’da kader kavramının, özgür iradenin ve tanrıların rolünün işleniş biçemlerini ayrıntılı bir şekilde incelemektir. Bu konular ele alınırken insan ve tanrı eylemleri, aralarındaki ilişki ve mutlak sona etkileri çerçevesinde aktarılması amaçlanmıştır.”
“Hokand Hanlığı’nın Meşruiyet Dayanakları Bağlamında Tüzükat ya da Vakıat-ı Emir Timur” başlıklı ve Serap Alper imzalı metinin özü ise şöyle:
“2013 yılında transkripsiyonlu metin, Türkiye Türkçesine aktarım ve dil bilgisi incelemesiyle tarafımızca Türk dili alanında doktora tezi olarak sunulan Vakı’at-ı Emir Timur adlı eser, literatürde Tüzükat-ı Timuri, Mülfuzat-ı Timuri, Vakıat-ı Sahib-kıran gibi farklı isimler altında geçen Farsça Tüzükat’ın tercümesidir. 1836 yılında Hatıf tarafından Farsçadan Çağatay Türkçesine tercüme edilip Hokand Hanı Muhammed Ali Han’a sunulmuştur. İlk olarak Hindistan coğrafyasında ortaya çıkan ve bizzat Emir Timur tarafından yazıldığı iddiasında olan eser, 1637’de Ebu Talib Hüseyni et-Türbeti tarafından Türkçe orijinalinden Farsçaya tercüme edilerek Baburlu İmparatoru Şah Cihan’a sunulmuştur. Şah Cihan, Muhammed Afzal Buhari adlı bir saray katibini, eseri Yezdi’nin Zafername’si ile uyumlu hale getirmesi için görevlendirmiştir. 1783 yılında ise, William Davy tarafından İngilizceye tercüme edilerek yayımlanan Tüzükat, tüm dünyaya bir Timur otobiyografisi olarak sunulmuş olmaktadır. 18-20. yüzyıllar arasında yapılan Fransızca ve tekrar İngilizce tercümeleri, Hindistan’da Urdu diline, Türkistan hanlıklarında Çağatay Türkçesine yapılmış tercümeleri ve genişletilip değiştirilerek popüler tarihi roman şeklinde sunumları ile bazıları tarafından orijinal kabul edilip kucaklanırken, Emir Timur tarihi üzerinde çalışan ve çalışmalarını bilimsel zeminde yürütmeye çalışan, çoğunluğu akademisyen bir grup tarafından ya yok sayılmış ya da Babur Şah’ın hatıratı taklit edilerek yazılmış sahte bir vakıat olarak değerlendirilmiştir. Tüzükat’ın, Hindistan coğrafyasında ortaya çıkışından yaklaşık iki yüz yıl sonra, Fergana bölgesinde yine bir Türk hükümdarına, bu kez Türkçeye tercüme edilerek sunulması devlet söyleminde kabul gören bir propaganda olarak Emir Timur kültünün meşruiyet dayanağı olarak kullanımını da göstermektedir. Bu çalışmada, 1709 yılında Buhara Hanlığından ayrılarak Fergana bölgesinde hükümet kuran Hokand Hanedanlığının hanlık olarak meşruiyet göstermesinde, Orta Asya’da hüküm süren “hükümdar olmak için Cengiz Han soyundan gelme” geleneğini ihlal ederek sahte şecereler tesis etme yoluyla nasıl kendi söylevlerini oluşturduğu konusuna değinilecektir.”
(Görsel: Hokand Hanlığı)
gercektarih.com.tr