Fahri Tuna’dan Kırklanmış Portreler
Vedat Güneş, Şair / Yazar
Bugün, içinde bulunduğumuz zaman diliminde, gönlümü paylaşmak istediğim eser Kırklanmış Portreler kitabıydı. Ancak ne tesadüf ki, ESKADER’ın 2022 yılı Portre Ödülü’nü Fahri Tuna’ya layık görmesi, bu muazzam eserden bahsetmeme engel olmadı; aksine, bir övgü seli haline geldi.
Fahri Tuna’nın bu ödülü hak ettiğini bilmek, beni ayrı bir mutlulukla doldurdu. Tebrikler, sayın Tuna, size bu anlamlı ödülü layık gören ESKADER’i ve bu ödülle şereflendiren dostlarınızı yürekten tebrik ediyorum.
Kendisiyle tanışma anım belirsiz, çünkü Fahri Tuna ile tanışmak, onun muhteşem portrelerini keşfetmek ve onunla bir sohbetin içinde olmak, zamana dair bir iz bırakıyor insanın belleğinde. Bu tanışma, Veysel ve Adem Karafilik kardeşlerin aracılığıyla gerçekleşti, Sakarya ziyaretimizde misafir olduğumuzda ise Tuna’nın içtenliği, sevecenliği ve edebiyat tutkusuyla karşılaşmak, beni derinden etkiledi.
Fahri Tuna, sadece bir yazar değil; o, tam bir muhabbet erbabı, edebiyatın büyülü dünyasında derinleşmiş bir eğitimci ve dost yürek. Onunla geçen zaman, sohbetlerimiz, anlattığı yaşam hikayeleri, bana gerçek bir dostluğun kapılarını araladı.
ve Ihlamur Dergisi Fahri Tuna Özel Sayısı gibi eserleri okudukça, hayranlığım daha da büyüdü. Kasım 2022’de yayımlanan Kırklanmış Portreler kitabı ise, kelimelerle tarif edilemeyecek bir zenginlik sunuyor okuyuculara.
Fahri Tuna, kaleminden dökülen her portreyle, okura yeni bir dünya, yeni bir dostluk vaat ediyor. Türkiye’den Balkanlara uzanan, pergel gibi bir ayağıyla bu coğrafyada, diğer ayağıyla ise edebiyatın evreninde gezinen bir yazar olarak, Tuna, günümüzün seyyahıdır adeta.
Otuz yılı aşkın bir süredir zaman, mekân ve kişi portreleriyle iç içe olan Tuna, ufkumuzu genişletiyor. Onunla tanışanlar, adeta portre defterinde kendi isimlerini bulmuş gibi hissederler. Ben de onun portre defterinde yer almanın gururunu yaşıyorum.
Şu an, bir portre yazarının portresini çıkartmak gibi zor bir görevin içindeyim. Ancak içimden gelerek söylüyorum ki, bırakayım da Fahri Tuna ve Mehmet Aycı gibi usta kalemler, bu zorlu görevi üstlensinler. Tuna, kelimeleriyle zaman, mekân ve kişileri pergel gibi kucaklayan bir nehir gibidir.
Fahri Tuna’nın eserlerindeki yeni portrelerle, yeni dostluklara kapı aralamak, onun anlatılarıyla yeni mekânları keşfetmek üzere sabırsızlanıyorum. Bu anlam dolu ödül vesilesiyle, Tuna’ya teşekkürlerimi sunuyor, onunla geçirdiğim her anın değerini bilmekten dolayı şükranlarımı iletiyorum. Tebrikler, sevgili Tuna, yolunuz açık olsun.
Kırklanmış Portreler, Hece Yayınları, Kasım 2022, Ankara