Toplumsal birlik hareketi-III
Sosyolojik olarak bir milletin ilerlemesinin, yükselmesinin temel potansiyellerinden birisi, o toplumun dini ve insanlarının inancıdır. Üçüncü bin yılın ilk çeyreğinde, ülkenin kararsız denge konumunu birkaç on yıldır sürdürdüğünü görmek hepimiz için esef verici bir durumdur. Milletimiz adına yapılması gerekenlerden önemli açılımlardan biri de kendi uygarlığımızı, tarihi kültür süzgecinden ve toplumsal aklımızın izan eleğinden geçirmemiz olmalıdır. Gelişen ve önümüzdeki dönemlerde gerçekleşmesi beklenen yeni küresel oluşumlara en büyük katkıyı bizim yapmamız tüm insanlık için bir sorumluluktur. Medeniyetimize, bilime dayalı çağdaş metotlarla ve günümüz kavramlarını kullanarak, insan hakları, hukukun üstünlüğü, demokrasi, ahlak ve dünya barışı açısından (muasır medeniyet seviyesine erişimli kriterleriyle) yeni açılımlar yaparak uygulamaya koymalıyız. Bu, bizim kendi insanımız, Ortadoğu halkları ve tüm dünya insanları için yürüyüş yolumuz olmalıdır. Yürüyüş yolunda ilerleyebilmek için Büyük Değişimi tüm boyutları ile gerçekleştirmek toplumsal ödevimizdir. Büyük Değişimin amacı daha uygar, daha insani, insan haklarına saygılı, daha adaletli, daha demokratik ve insan sevgisini ön planda tutan toplumsal sistemi uygulamaya koymaktır. Bunun için öncelikle Türkiye’nin kördüğüm olmuş problemlerinin çözülmesi zorunludur. Tüm Müslüman ülkelerin ve dünya devletleri halklarının Büyük değişimin açacağı yürüyüş yolunun başlangıç noktası ülkemiz olmalıdır. Bizim milletimizin evrensel boyutlu, tarihte kendisini kanıtlamış bulunan medeniyetimiz, insanı tüm kainatın öznesi olarak öne çıkarmış; insana özgürlüğü, sorumluluğu, ahlakı, erdemi, hak bilir davranmayı ve insan sevgisini varoluş özellikleriyle donatmıştır. Doğu’nun da, Batı’nın da ve bunların buluşma ara yüzeyi olan Ortadoğu’nun da barışa ulaşmasının ana toprağı, Müslüman halkların yaşadığı bizim bölgedir. Büyük Değişim hareketinin başlatılabilmesi için bir dış etkene özenmeye asla gerek yoktur. Millet olarak yeniden toplumsal ruh dirilişine yükseköğretim sisteminden başlayarak, halkımızın tarihi niteliklerini ve insan sevgisini ortaya koymamıza, küresel diriliş aksiyonu ile geleceği kurmak için göstereceğimiz gayrete bağlıdır. Toplumsal birlikte hareketi sürdüreceğimiz, yürüyüş ve ilerleyiş yoluna çıkış noktamız Büyük Değişimin başladığı noktadır. Bu yolda ilerleyişe devam edebilmemiz için ana stratejinin iki ana unsuru vardı. Birincisi, milletimizin kısa vadeli ( ivedi ) problemlerinin çözümü için elementler iktisadın ampirik yöntemlerini uygulamak. İkincisi ise insanların inançlarını, özgürlüklerini, sorumluluklarını, kültürümüzü, medeniyetimizi, yaşadığımız çağın teknolojik ve bilişim kavramlarını içeren makro bilimsel sosyolojik ve iktisadi kuramsal tezlerden, yöntemlerden yaralanarak orta ve uzun vadeli çözümler üretmektir. Milletimizin, içinde bulunduğu kısa vadeli ampirik (deneye dayalı ) yöntemlerle çözülecek problemleri:
DEVAMI GERÇEK TARİH DERGİSİ EYLÜL 2022 SAYISINDA