tarihkitapbiyografimehmet poyrazmustafa armağandergi

Abdurrahman Dilipak

Gazeteci-Yazar

History ya da Prehistorya!

A+
A-

Bir “Müslüman” için “Prehistoria” diye bir zamandan söz etmek mümkün mü?

Tarih!
Tarih bir toplumun ortak hafızasıdır, tecrübeler birikimidir. Övgü ya da sövgü kitabı değildir. Tarihten ders alınır. Ders alınmazsa tekerrür eder!
Allah bizden yaşadığımız zamana ve mekâna adil bir şekilde şahitlik etmemizi ister. Bir topluluğa olan düşmanlığımızın bile bizi onlar hakkında adaletsizliğe sevk etmemesini söyler. Bu anlamda “El Emin” olmamız gerekir. Başkalarının elimizden, dilimizden, yaptıklarımızdan emin olmaları gerek. Çünkü “Müslümanlar bilirler ve yalan söylemezler, söz verdiklerinde sözlerinde dururlar” daha doğrusu akıllı, bilgili, dürüst ve cesur olmaları gerekir! Ama bu durum her zaman böyle olmayabiliyor.


Peki tarih nedir?
Nişanyan sözlüğünde, etimolojik olarak “Tarih” hakkında şu malumat verilir: “Tarih” Arapça “trχ” kökünden gelen taˀrīχ: تأريخ“1” günün tarihini yani hilalin kaçıncı günü olduğunu belirleme, 2. olayları tarih sırasına göre yazıya dökme, “kronik” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Eski Güney Arapça warχ “ay” (gök cismi ve zaman birimi)” sözcüğü ile eş kökenlidir. Bu sözcük Aramice/Süryanice yrḥ kökünden aynı anlama gelen “yəraḥ” veya “yarḥā” ירחא sözcüğü ile eş kökenlidir. Bu sözcük İbranice aynı anlama gelen yeraḥ ירח sözcüğü ile eş kökenlidir. Bu sözcük Akatça aynı anlama gelen “warḥu” veya “arḥu” sözcüğü ile eş kökenlidir. İslami dönemde Arapçada kaydedilmeyen warχ “ay” sözcüğü, Eski Güney Arapça ve Eski Habeşçede ortaktır. Kuzeybatı Sami dillerinde ilkseste /y/ görülür.” Latince’de “calendarium” “takvim”  “calendae” ayın ilk günü, hilalin göründüğü gün” anlamına gelir. Türkçede tarihle ilişkili ayrıca şu kelimeler de yaygın olarak kullanılagelmektedir: Tarih atmak, tarih düşmek, tarihçe, tarihçi, tarihe geçmek, tarihî, tarihlemek, tarihlenmek, tarihsel, tarihsiz, tarihi an, fi tarihi, müverrih, tevarih gibi.


Tarih basit anlamda bir olayın gününü, ayını ve yılını bildiren söz ya da rakama denir. Doğum tarihiniz ya da İstanbul’un fethinin tarihi 29 Mayıs 1453’dedir. Devletler ve halklar için dini, politik, askeri ve diğer bir çok konuda hayati, dini, tarihi açıdan önem taşıyan  olayları zaman ve yer göstererek anlatan, bu süreçte etkili olan nedensel bağları, bunların öncesi ve sonrası etkilenmeleri, vb. konuları inceleyen ilim dalına “Tarih bilimi” deniyor. Tarihin ana konusu etkileri bu güne uzayan, bu günü anlamak için dünden bugüne uzayan geçmiş zamanı inceleyen ilim dalı.


Tarihin etkilendiği ve etkilediği bilim dalları ise şöyle: Arkeoloji çok eski çağlar hakkında bilgi sağlamaya çalışan bilim dalı. Antropoloji: İnsan ve insan topluluklarının davranışlarını inceleyen bilimdir. İktisat: Ekonomik olayların kanunlarını ortaya koyan iktisat bilimi geçmişteki olayların iktisadi sebeplerinin anlaşılması konusunda tarihçilere ışık tutar. Filoloji: Dil bilimi. Nümizmatik: Eski paraları inceleyen bilim. Heraldik: Armaları, mühürleri, unvanları, bayrakları inceleyen bilim. Felsefe: Dönemin felsefesini ve düşünce yapısını araştıran bilim. Epigrafi: Taş ve mermer kitabeleri inceleyen bilim. Kronoloji: Tarihi olayların kronolojisi üzerinde çalışan bilim. Sosyoloji: Toplum bilimi. Etnografya: Toplumun örf, adet ve geleneklerini inceleyen bilim. Paleografya: Eski yazıları inceleyen bilim dalıdır. Coğrafya: Dünyanın fiziki özelliklerini inceleyen bilim. Diplomasi: Uluslararası ilişkilere esas olan olay ve belgeleri inceleyen bilim.  Toponomi: Coğrafi adları ve bu adların köklerini inceleyen bilim. Onomastik: İsimlerin kökleri, akrabalık ilişkilerini inceleyen bilim. Psikoloji: İnsanların ruhi durumunu ve karakterini inceleyen bilimdir. Siyaset: Tarihsel olarak bir toplumun incelenmesi ve toplumun tarihsel açıdan gelişimini sağlamak için siyaset biliminden yararlanılır. Kimya: Karbon 14 deneyi ile bulguların hangi döneme ait olduğunu inceler.
“Sözlü tarih”, “Korsanlık tarihi”, “Uygarlık tarihi”. “Türk tarihi”. “İslam tarihi”. “Edebiyat tarihi”, “Eskiçağ tarihi”, “Mimarlık tarihi” gibi, daha bir çok tarihten söz etmek mümkün.


Zaman ve mekan ilişkili her olay ve olgu, sebep-sonuç ilişkisi kurulabiliyorsa, buna dayalı belge ve bulguların sistematik olarak dertlenmesine  tarih diyoruz. İnsanlık tarihi bağlamında  modern tarihçiler “yazının icadından önceki zamanlar”a “tarih öncesi” diyorlar. Tabi ki bunun bir Müslüman tarafın dan kabul edilmesi mümkün değildir.


İSLAM TOPLUMUNDA PREHİSTORİA DİYE BİR BİLİM DALI MÜMKÜN MÜ?
Türkiye’de 4 yıllık Arkeoloji ve Prehistoria eğitimi verilen 42’si devlet, 2’si vakıf 44 Fakülte bulunuyor. Temelde bunda sorun yok. Ancak tanım ve kavramsallaştırma konusunda ciddi bir sorun var.
Bizim inancımıza göre, Hz. Adem ve Havva okur-yazardı. Eşyanın isimlerini biliyordu. Çocuklarına isim de vermişlerdi ve daha ilk doğan çocuklarından biri hayvancılık ve öteki tarımla uğraşıyordu. Yani hayvanları ehlileştirmişler ve kendi yiyecekleri bitkilerin de kendileri tarımını yapıyorlardı. Ve bu ilk insan topluluğu daha ilk günden kendi evlerini yapmışlardı. Yani Ev’de oturuyorlardı. Bu gün Müslümanların Hac için gittikleri Kabe o ilk evin temelleri üzerinde inşa edilmişti ve aynı zamanda ilk mabetti.
Hz. Adem ve Havva sadece konuşmuyorlardı ve kendilerine “Suhuf” dediğimiz sayfalardan oluşan, imanın esaslarını açıklayan ve daha sonra diğer peygamberler döneminde devam da edecek olan bir kitapçık da verilmişti. Yani yontma “taş devri”, “cılalı taş devri” insanların “mağara devri” ya da “toplayıcılık dönemi” gibi tanımlar Kur’ani bilgilerle örtüşmemektedir.


Zaten bu bilgileri doğru kabul edenler “İnsanın maymundan evrildiği” gibi bir iddianın da sahibidirler. Mesela aynı topluluklar kutsal metinlerde haber verilen, ceza olarak “bir takım insanların maymun ve domuza döndürüldüğüne ilişkin”  bilgilere itibar etmemektedirler.
Mesela, İslam inancında Yaratılışla ilgili bilgilere de yer verilmemektedir. “Galu Bela zamanı”, “Elestü Bezmi”, “Ahiret yurdu” gibi konular bu anlamda onlar için bir anlam ifade etmemektedir. Aynı şekilde dünya tarihi ile ilgili modern tarihçiler, onbinlerce yıllık bir geçmişten söz ederken, dünyada insanlardan önce yaşayan bir başka topluluktan hiç söz etmemektedirler.

DEVAMI GERÇEK TARİH AĞUSTOS 2022 SAYISINDA

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.