Sezai Karakoç’un “Dünya Sürgünü” nedir?
Sezai Karakoç’un “Uzatma dünya sürgünümü benim” dizesi yaygın bir şekilde yanlış okunuyor.
Bu yanlış okuma “sürgün” sözcüğüne verilen yanlış anlamdan kaynaklanıyor.
Evet, “sürgün” sözcüğü ilk ve genel olarak cezai bir müeyyide olarak “bir yerden başka yere uzaklaştırmak”, “yerinden ayırma”, “nefiy” anlamlarında kullanılır.
Sözcüğün bir başka anlamı da “Bir bitkide yeni süren filiz”dir.
Eğer sürgün sözcüğü ceza anlamında kullanılsaydı “sürgünlüğümü” şeklinde kullanılırdı: “Uzatma dünya sürgünlüğümü benim”.
Fakat hayır, sözcük “yeni süren filiz” anlamında da kullanılmıyor.
Şair bu anlamdan ilhamla mecaza başvuruyor ve “uzatma dünyaya olan meylimi, eğilimimi” şeklinde şairane bir kullanıma gidiyor.
Rahmetli üstadın tasavvufi bir eğilim içinde olduğunu görürüz burada.
Onun İslam algısı da zaten geleneksel bir mahiyet arz eder.
Velhasıl, söz konusu dizede dünyaya “sürgünlük” değildir Karakoç’un kaygısı.
Ola ki hatayla dünyaya eğilim gösterecek olursa, bundan el çektirecek yasakları hatırlama talebidir.
Biz böyle okuyoruz, vesselam.
Cevat Akkanat – gercektarih.com.tr