tarihkitapbiyografimehmet poyrazmustafa armağandergi

Recep Garip

Şair-Yazar-Ressam

    Şehir ve medeniyet

    09.03.2022
    A+
    A-

    Medeniyetin oluşması için şehirlere ihtiyaç vardır. Şehirli insanlardan oluşuyor medeniyet. Kuran, imar eden, büyüten, çoğaltan, geliştiren, değiştiren, yeniliklere imkânlar hazırlayandır şehirli olan. Dolayısıyla şehirde yaşamak için bir bilincin, bir şuurun, bir gelişmişliğin umdelerinden olan yardımlaşmanın, birbirini ikaz edebilmenin, birbirini iyileştirebilmenin de ihtiyacı vardır. Medeniyet, insanın yücelmesini ifade eder. Şehirli olmak, medeni olmaktır. Medeni ortam, insanın kendisini iyileştirerek, sanatın, kültürün, şiirin, musikinin, tiyatronun elhasıl bütün yeteneklerin özgürce ifade edilebildiği, uygulanabildiği mekânlardır.

    Sanat ne kadar yücelmiş ve gelişmiş ise, kültür ne kadar çoğalmış ve etkinse, insanlar estetiğe ne kadar çok önem veriyorsa, estiği önemsiyorsa burada şehrin topluluklarının bir bilince, bir şuura doğru yol aldıkları, ortak aklın her birini beslediğini söyleyebiliriz. Böyle toplulukların oluşturduğu düşüncenin, sanatın ve hayatın kültürü, aynıyla medeniyeti söz konusudur.

    Medeniyet, insanın insan olma vasfıyla yücelik makamını kavraması, fikri ve düşüncede tekâmüle ulaşmasıdır. Medeniyet, insan ruhunun mutmain olduğu, ruhi, akli ve sosyal yaşantılarla mutlu eden ortamlardır. İnsanı mutlu eden teknik ve teknoloji değil, içsel yükselişidir. İçsel yolculuk, ruhun huzurunu yansıtır. Gelişmişlik, tekniğin, teknolojinin göstergesi olsa da, insanın kendisini geliştirmesi ve değiştirmesi, olgunlaştırmasıdır.

    Medeniyeti kuran düşünce, düşünceyi üretenlerce, insanın toplumsal gelişim felsefesini yapabilenlerce, sanatı, estetiği, şiiri ve şuuru yoğurabilenlerce ortaya konulur. Düşüncenin gelişmesi, açılımı, ilimlerin bilimsel verilerce tekâmülleşerek tekniğin ve teknolojinin insanın hizmetine sunulmasını da sağlar.  Böylece insanın hizmetiyle gelişen ilim, tekâmülleşerek kültürün bir medeniyet, bir uygarlık oluşumuyla insanlığın evrensel malzemelerine sergi alanı sağlamış ve katkıda bulunmuş olur.

    Medeniyet, şehirli olmaya, insanca, insanla ve insanı iyileştirme süreçlerinin, birikimlerinin ve yaşayışlarının adına denilir.  Geçmiş uygarlıkların, geçmiş tarihin bize yansıttıkları bu güne nasıl gelindiğidir. Bu gün elimizde var olan her şey, bir birikime, bir sürece bağlı olarak gelmiştir. Şehirleşmeyi kendisinde vaz geçilmez gören insanoğlu, birlik ruhunu, savunma, güven ve huzur, kalkınma, ihtiyaçlarını görme ruhu ile gülüp eğlenme, savaş ve barışta büyüme ve yükselme ruhuna çaba harcamıştır.  Sanatın, estetiğin, şiirin, musikinin dahası bütün güzel sanatların varlığıyla ortaya konulan ne kadar detay ve ayrıntı varsa, her birinin kazanımlarını insanlığın kazanımı sayarak ortak kültür havzasını büyütmüştür. Böylece insanlık şehre, dolayısıyla medeniyete ihtiyaç duymuştur.

    İnsanlığın gelişerek değiştiğini, sürekli devinim halinde yeni eşyalar, yeni ihtiyaçlar ve yeni teknik donanımlarla hayatı bir yanıyla kolaylaştırma, diğer yanıyla altüst etme çabaları toplumsal beraberliğe, bir arada yaşamayı vaz geçilmez kılmıştır.

    İlim, irfan sofraları, bilim meclisleri çoğalmıştır. Üretilen her eşyanın arkasında var olan atölyeler, sanayileşmeyi getirmiştir. Toplum artık huzur istemektedir. Birey mutlu olmanın yollarını, vicdanından uzaklaşmadan yaşamak istemektedir. Hayatın getirdikleri, insanların kazanımlarıyla ya paralellik arz etmekte, ya da çatışmaktadır. Teknolojinin hayata girişiyle insanlık, daha da gelişmiş, yerlileşmiştir. Aynı zamanda teknoloji, insan ruhunda pörsümeye doğru yollarda açmıştır. Bu insanlığın ortak kazanımları ve dertleridir. Dolayısıyla şehirde yaşamanın köyde, merada, vadilerde, dağlarda, çöllerde yaşamakla eş değer olmadığını da söylemeliyiz. Kendi başına buyruk değildir insan. Sorumludur yaşadığı ortamdan, yaşadıklarından, yaşattıklarından, üretilenleri tüketmesinden ve ürettiklerinden. İnsan birlik halinde bir cemiyeti ifade ediyorsa sorumlulukları da artıyor demektir.

    DEVAMI GERÇEK TARİH DERGİSİ MART 2022 SAYISINDA

    Yazarın Diğer Yazıları
    Yorumlar

    Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.