tarihkitapbiyografimehmet poyrazmustafa armağandergi

Muhammed Işık

Gerçek Tarih Yayın Koordinatörü

Toplumun dönüşümü ve reform çözüm önerileriyle aileyi kurtarmak

10.01.2025
A+
A-

Toplumların değişimiyle birlikte, karşılaştıkları meseleler de evrilir. Her dönüşüm, yeni sorunların ortaya çıkmasına zemin hazırlarken, bu sorunlara getirilen çözüm önerileri de zamanla şekil değiştirir. Bu dönüşümün karşısında durmak, sadece kaybetmeye mahkûm bir çabadır. Devletler, toplumlarının değişiminden bağımsız kalamazlar; bu değişim, nihayetinde onları da şekillendirir.

Bugün, toplumun temel taşı olan aile bile bu değişimin etkisi altındadır. Geleneksel aile yapısını savunmak, çoğu zaman bir direniş olarak görülse de, bu yapının toplumun ahlaki değerlerini hızla bozmaya başlayan yönleri göz ardı edilemez. Bu sebepten dolayı, aile yapısındaki dönüşümün nasıl bir çözümle karşılanacağı sorusu da sürekli olarak gündemde kalmaktadır.

Bu mesuliyet, yalnızca hukuki bir sorumluluk değil, topluma ilişkin bir yükümlülüktür ve Aile Bakanlığı’nın görev alanına girer. Bakanlık, toplumu yalnızca gözlemlemekle kalmamalı, elde ettiği veriler doğrultusunda çözüm üreten bir mekanizma olmalıdır. Aile yapısının korunması ve güçlendirilmesi adına “Aile Enstitüsü” çatısı altında akademik işbirlikleri ile atılacak adımlar, bu dönüşümün sağlıklı bir şekilde yönetilmesi için önemlidir.

Aile çökerken, Bakanlık’ın sadece izleyici pozisyonunda kalması düşünülemez. Kadının korunması, yalnız başına bir çözüm önerisi olamaz; tersine, bu tür korumacı uygulamalar aile yapısını daha da zayıflatmaktadır. Ancak Aile Bakanlığı, hızlı bir reform hamlesiyle evlilik kurumunu ve aileyi kurtarmak için öncülük edebilir.

Evlilik için başvuran gençlerin, evlilik çağına geldiklerinde “Aile Okulu”na katılmaları ve sertifika almaları, bu dönüşüm sürecinin başlangıcı olabilir. Sertifikalı bireyler, evlilikle birlikte sadece bireysel emeklilikten yararlanmakla kalmaz, ev hanımı olmaları nedeniyle her ay bir destek ödemesi alırlar. Bu ödeme, onları içtimai anlamda yalnızca evde değil, ekonomik açıdan da görünür kılar.

Cumhurbaşkanımızın sıkça dile getirdiği “3 çocuk” idealinin arkasında bir altyapı eksikliği vardır ve bu boşluğu doldurmak yine Aile Bakanlığı’na düşmektedir. Çocuk sahibi annelere, her çocuk için belirli bir miktar ödeme yapılmalıdır. Bu ödeme, ailelerin ekonomik yükünü hafifletecek ve toplumun çoğulcu yapısını güçlendirecektir. Aynı şekilde, boşanmış annelerin bu yardımları almaya devam etmesi gereklidir; sadece evlilik durumlarının değişmesi, onların haklarını kısıtlamamalıdır.

Bu reformlar, ev hanımları içindir. Çalışan kadınlar bu ödemelerden faydalanmamalıdır; çünkü tercihlerinin ev dışı çalışma olduğu göz önünde bulundurulmalıdır. Ev hanımları, evlerinde çalışan bireylerdir ve buna saygı gösterilmesi gerekmektedir. Ayrıca, evlilikle ilgili harcamaların karşılanması için oluşturulacak fonlar, gençleri evliliğe teşvik edecek ve toplumda birlikteliği pekiştirecektir.

Düğün masraflarının bir kısmının bu fon tarafından karşılanması veya Kamu bankaları tarafından faizsiz kredi desteği sağlanarak ve evliliklerin önündeki ekonomik engelleri kaldırarak, evlilik kurumunu yeniden güçlendirecektir. Yerli firmalardan yapılan alışverişlerde sağlanacak indirimler, toplumun dayanışmasını artıracak ve yeni evliliklerin önünü açacaktır.

Bu reform hamlesi, sadece devletin değil, halkın da katkısıyla sağlıklı bir şekilde işleyecek, sosyal farkındalık oluşturacaktır. Zamanla, aile sığınma evleri ve kreş gibi alanlara olan ihtiyaç azalacak, toplumun ailevi yapısı güçlenecektir. Aile Bakanlığı, bu reformların yanı sıra, başka benzer adımlar atarak sorunların çözümüne katkı sunabilir. Önemli olan, toplum yapısını anlamak ve çözüm önerilerini bu anlayışla geliştirmektir.

 

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.